Orlando elindeki fırsatı kaçırdı. Boston serideki durumu 95-94'lük skorla 2-2'ye getirdi.
Dün akşam pota bir acayipti: "Bana uzaktan şut atmayın, bugün kapalıyız" der gibi bir havası vardı. Düşünün, iki takım toplam 6-37 üç sayılık isabet kaydetti, Redick 0-5 üçlük çekti. Bir tanesini soksa, takım maçı alacak. Belki de seriyi bitirecekler.
Dış şutlar girmeyince, Orlando'da Howard tek kalınca, Boston pota altında üstünlüğü ele geçirdi. İlk beşlerdeki sayı dağılımına bakınca daha iyi anlaşılıyor her şey:
Davis: 21
Pierce: 27
Perkins: 12
Rondo: 21
Allen: 12
Hedo: 11
Howard: 23
Lewis: 22
Alston: 5
Redick: 2
Orlando dış oyuncuları: 29 sayı, Boston'da sadece Pierce 27 sayı attı. Orlando işi zora soktu. Dün akşam Davis'in gecesiydi. Maç boyunca hem savunmada, hem hücumda üst düzey oynadı. Son saniyede attığı basketle gelen galibiyet de işin kaymağı oldu.
Benim anlamadığım, 1. tur maçlarında Orlando'dan çok daha fazla parkede kalan ve çok daha fazla yıpranan Boston takımı, bu enerjiyi nereden buluyor?
Şöyle bir teorim var: NBA'deki 50 takımın tüm oyuncularını Amerikan ordusuna alsalar, o ordunun sırtı yere gelmez. Hele bazıları kurşun geçirmez: LeBron, Howard... Aman diyim!!!
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
0 yorum:
Post a Comment